Bu sabah gözlerimizi Krakow’da açıyoruz. Bir gün Krakow’da gezdikten sonra yollar bizi bekler. Bugün hedefimiz Oswiecim şehrine varmak. Marcin bizi şehir merkezine kadar götürecek. Unutmadan söyleyeyim Marcin işine bisikletle gidip geliyor. Yola çıkmadan önce son hatıra fotoğrafımızı çekiliyoruz. Bize yolluk ekmek ve küçük çikolatalardan (tiki taki) veriyorlar. Hemen hemen her ayrılıkta bir parça hüzün bir parça mutluluk var. Hüzünlü yanı kısa süre önce tanıştığın ve aynı hisleri paylaştığın insanlardan ayrılmak. Mutluluk ise geriye birlikte güzel hatıralar bırakarak yeniden yolda olmak. Yollar bize kim bilir daha neler öğretecek, gösterecek…
Neyse bu karmaşık girişin ardından yol hikayemizi anlatmaya devam edelim. Marcinle bilikte bisikletleri indirdikten sonra Ania’da bizimle aşağıya kadar geldi. Vedalaşmanın ardından Marcin’le birlikte yola çıkıyoruz. Meydana varmadan çok kısa bir süre önce nehir kenarında sabahın bu saatinde! (07.00) bisiklet süren çok fazla insan görünce Marcin’e “Burası Hollanda mı?” diye sormadan edemiyorum. Oda “Henüz değil” diye cevap veriyor, gülüşüyoruz. Bahsettiğim bisiklet süren insanlar kadın-erkek demeden nehir kenarından bizim sürdüğümüz yola çıkan merdivenlerden bisikletlerini çıkarıyorlardı. Rampadan felan değil bildiğimiz merdivenlerden taşıyorlar yani. İşe gitmeden önce yapılır mı bu ya terlersek! Hemen hemen hepsi günlük giyinmiş ve bisikleti ulaşım aracı olarak kullanıyorlar. İşte burada bir kez daha anladım, insanların bunu istemesi önemli. Hiç bir bahanenin arkasında sığınmadan istemek. Ama olmadan istemek… Kafamdan böyle düşünceler akarken saatimi kontrol ediyorum. Yaklaşık 15 dakikada ve kolay bir şekilde meydana varıyoruz.
Merve dün magnet almak istemişti ama daha önceki tecrübelerimize göre direk ilk gördüğümüz yerden almamalıydık. Meydanlar hediyelik konusunda genelde pahalı oluyor. Gün boyunca da gezerken baktık ama almadık. Sabahta meydandaki çarşı da kapalı olunca biraz hayal kırıklığı gibi oldu. Tam o sırada çarşı içinde küçük bir dükkan yeni ürünler getirip tezgahını doldurduğumu gördüm. Başta çarşının 10’da açılacağını ve o zaman alabileceğimizi söylese de sonradan bizi kırmadı. Magnetide aldığımıza göre artık Oswiecim şehrine doğru yola çıkabiliriz.
Krakow’dan çıkış yolunu bulmamız epey kolay oluyor. Şehirden daha henüz çıkmamışken sol tarafta bisiklet yolu işaretini görüp hemen oraya giriyoruz. Çok geçmeden nehir kıyısında bulunan bisiklet yoluna çıkıyoruz. Hemen az ilerimizde nehir kıyısında konumlanmış bir kamp alanı mevcut. Warmshowers’tan yerimizi ayarladığımız için Krakow’da kamp alanı araştırması yapmamıştık. Set üstündeki bisiklet yolunda devam ediyoruz. Sadece bisikletliler kullanmıyor, aynı zamanda spor yapanlarla yolumuzu paylaşıyoruz.
15 kilometresi bisiklet yolundan toplamda yaklaşık 20 kilometrelik sürüşümüzün ardından Liszki isimli kasabada kahvaltı yapmak için mola veriyoruz. Kahvaltımız gayet doğaçlama. Yol kenarındaki satıcıdan sebze meyve, hemen az ilerisindeki küçük markette kahvaltılık ne varsa. Marketin yakınında da yeşillik var keyfimiz yerinde. Böyle yapılan kahvaltıların hiç tadı unutulmuyor. Her anı gözümüzde canlanıyor. Tam biz kahvaltı yaparken 3 tane orta yaşlı tur bisikletçisi yanımızda duruyor. İki kadın bir erkek bisikletleriyle seyahate çıkmışlar. Osweicim’e doğru pedallayacaklarını söylüyorlar. Onları uğurladıktan sonra kahvaltıya odaklanıyoruz. Karnımız açıkmış.
Maalesef Lizski kasabasından sonra 780 numaralı yola çıkıyoruz. Özellikle Merve için zorlu bir yolculuk başlıyor. Sürücüler çok dikkatli olmasına rağmen Merve yine de tedirgin. 10 km kadar sürdükten sonra bir akaryakıt istasyonunda mola veriyoruz. Molada üşengeçlik edip kahve yapmak yerine iki kahve almayı tercih ediyoruz. Normal fiyatının neredeyse üç katına içtiğimiz kahve güzel olsaydı bari. Kahve içerken yola çalışmayan aksiyon kamerasına bakmaya başlıyorum. Kameramızın tamamen bataryası ölmüş, şarj tutmuyor. Daha turumuzun bitimine 11 gün var. Bu durum bizim için çok kötü oldu. 20 km daha 780 numaralı yolu takip ettikten sonra Metkow yönüne doğru sola dönüp daha az yoğun bir yoldan devam ediyoruz.
Bu girdiğimiz yola bayıldık. Ağaçlar arasında dümdüz harika bir yol. Merve’de rahatlıyor. 780 numaralı yol gerçekten çok yoğundu. Girdiğimiz yol bisiklet yoluna bağlanıyor. Haritaya göre Osweicim şehrine kadar bisiklet yolundan gideceğiz.
Yol öyle güzeldi ki burada nasıl anlatsam bilemiyorum. Umarım fotoğraflar yolun güzelliğini az da olsa anlatabiliyordur.
Harika yolun sonunda bisiklet yoluna bağlandık. Bisiklet yolu yine nehir kenarına ve set üstüne oluşturulmuş. Fotoğraf çekilmeye doyamadık.
Bisiklet yolunun keyfini çıkarırken Bobrek isimli yerden geçiyoruz. Bu yerleşim yeri ismi ile türlü türlü soğuk espirilerle birlikte saat 15.30 civarında Oswiecim şehrine uzuuun bir köprüden giriş yapıyoruz. Neredeyse tüm gün arkamızdan esen rüzgar bizi planladığımız saatten bile erken şehre girişimizi sağlıyor.
Şehir meydanının girişinde çok kısa zaman geçirdikten sonra Lidl marketten alışveriş yapıp hotelimize gidiyoruz. 7th Guest House isimli hotel dışarıdan bakıldığında sade iki katlı bir ev gibi gözükse de içerisi çok kullanışlı ve güzel dizayn edilmiş. Ayrıca yarın ziyaret etmeyi planladığımız Auschwitz-Birkenau kamp alanına 1 kilometre uzaklıkta. Ortak alanda tam tüm gereçleriyle bilikte bir mutfak var, çay-kahve ücretsiz. Bir gece için iki kişilik odaya 105 Zloty ödedik.
Bugünle ilgili hazırladığımız videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.
Günlük Yol Bilgileri: Krakow-Oswiecim 70 KM
Henüz Yorum Yok